Yağ Dolgusu, Lipofilling
Yağ enjeksiyonu, bir bölgeden alınan yağ dokusunun bir başka bölgeye aktarılarak dolgu yapma amacı ile kullanımını ifade eder. Yağ Enjeksiyonu’nun başlıca uygulama alanları, vücut hatlarını düzeltmek, yüzdeki yaşlılık çizgilerinin derinliğini azaltmak, dudakları dolgunlaştırmak, kalınlaştırmak ve zayıf yüzlere daha dolgun bir görünüm vermektir.
Yaşımız ilerledikçe yüzde oluşan önemli değişikliklerden birisi yumuşak doku kayıplarıdır. Özellikle göz çevresinde ve orta yüz bölgesinde bu durum belirgindir. Ayrıca cilt altı dokusu da zayıflar ve cilt incelir. Gözyaşı olukları, burun-dudak çizgileri ve Marionette çizgileri derinleşir. Orta yaşı geçmiş ve yüzünde genel bir yıpranmışlık hali olan her hastaya yağ enjeksiyonları yapılabilir. Onun dışında yapısal olarak orta yüzü basık, çene ucu geride, çene hattı zayıf olan hastalarda yağ enjeksiyonları ile yüz konturları değiştirilebilir.
Yağ enjeksiyonu işleminin popülerliği her geçen gün artmaktadır. Yağ dokusu estetik cerrahi müdahalelerde toleransı en yüksek olan dokulardan biridir. Görünümde daha doğal bir sonuç elde edilir, uzun ömürlüdür ve güvenlidir. Vücut şekillendirmede, liposuction sonrası oluşan çökmelerde, yüzün ve ellerin gençleştirilmesinde etkili bir dolgu malzemesidir. Belki de en önemli avantajı hayvanlardan ya da başka donörlerden alınan dokunun neden olabileceği komplikasyonların meydana gelme riskini ortadan kaldırıyor olmasıdır. Yağ enjeksiyonlarında kişinin kendi yağ dokusu kullanıldığından herhangi bir allerjik reaksiyon riski söz konusu değildir.Bu uygulamadaki riskler çok düşük olasılıkla gelişebilecek enfeksiyon ve diğer nadir sorunlardır.
Yağ dokusu transferinin en problemli yanı aşılanan yağın ne kadarının tutacağı ya da ne kadar kalacağı ile ilgili değişkenlerdir. Hastaların bir kısmında yağlar az tutarken hiç kalıcı olmazken, bazı hastalarda ise yağlar daha iyi oranda tutabilmekte ve daha kalıcı olabilmektedir. Bu farklılığı ortadan kaldırmanın en iyi yolu kök hücre ile yağ enjeksiyonu uygulaması yapmaktır. Kök hücrenin esprisi yağın kalıcılığını ve yaşamasını % 60-70 oranlarına çıkarmasıdır. Bu yüzden kök hücre ile yağ enjeksiyonu uygulaması yağ transferinde altın standarttır.
Yağ enjeksiyonu ile dolgu uygulamaları arasındaki fark nedir?
Yağ enjeksiyonunda kişinin kendi vücudunda bulunan yağlar alınıp tekrar ihtiyaç duyulan yüz veya vücuttaki alanlara geri enjekte edilir. Dolgu uygulamasında ise hacim ihtiyacı olan ya da kırışıklık düzeltmek için enjekte edilen ürün kişinin kendi yağı değil labaruvar ortamında sentetik olarak elde edilen ve hazır enjektörler içerisinde bulunan çeşitli dolgu maddeleri enjekte edilir..
Hangi Bölgelere Yağ Enjeksiyonu Yapılabilir?
Yüz dışında en sık Brezilya popo estetiği, meme büyütme, çarpık bacak estetiği, el gençleştirme, vücutta oluşan çöküntülerin tedavisinde, yara izlerinin tedavisinde, yanığa bağlı oluşan kontraktürlerin yumuşatılmasında-yara kalitesinin artırılmasında kullanılır.
ENJEKTE EDİLEN YAĞ DOKUSU NASIL ETKİ EDER?
Yağ enjeksiyonları dolgu ve yenileyici etki olarak kullanılır. Yenileyici etki, yağın içindeki kök hücreler sayesinde sağlanır. Kök hücreler; kolajen sentezini arttırarak cilde genel bir gençleşme, canlanma ve tazelenme verir. Cilt bu sayede nemlenirken, ince kırışıklar ve lekeler de azalır. Dolgu etkisi, yağın enjekte edildiği bölgedeki kök hücreler sayesinde yeni hücreler oluşturur. Bu etki sayesinde yüz konturu netleşir ve derin çizgiler doldurulur. Elmacık kemikleri, dudaklar, kaş kenarları, göz çevresi, çene ucu ve çene konturu dolgu etkisiyle düzeltilir. Yüzde yağ enjeksiyonları, sedasyon altında ameliyathane ortamında ya da lokal anestezi altında yapılır.
Yağ Dolgusu – Lipofilling hakkında daha ayrıntılı bilgi almak için buraya tıklayınız.
Pingback: Yara izi tedavisi, yara izi tedavisi konya, yara izi, skar